Trump Ve Barrack: Ankara'da Yeni Bir Dönem

TimeJump Digital Media

You need 2 min read

·

Post on Dec 11, 2024

42 visitor like this post

Share

Trump ve Barrack: Ankara'da Yeni Bir Dönem

Türkiye'nin jeopolitik konumu ve iç siyaseti, her zaman küresel güçlerin dikkatini çekmiştir. Donald Trump ve Barack Obama dönemlerinin Türkiye politikaları, ülkenin dış ilişkilerinde ve iç dinamiklerinde önemli bir rol oynadı. Bu makalede, iki başkanın Ankara'ya yaklaşımını karşılaştırarak, Türkiye'nin bu dönemlerde yaşadığı dönüşümü ve yeni bir dönemin kapılarını aralayıp aralamadığını inceleyeceğiz.

Obama Dönemi: İttifak ve Tedirginlik

Barack Obama yönetimi, Türkiye'yi NATO müttefiki olarak gördü ve stratejik ortaklık vurgusunu ön plana çıkardı. Ancak, Obama dönemi aynı zamanda Türkiye'nin demokratikleşme süreci ve insan hakları konusundaki kaygılarla da işaretlendi. Özellikle, 2013 Gezi Parkı protestoları ve sonrasında yaşananlar, ABD-Türkiye ilişkilerinde bir gerginlik yarattı.

• Kürt meselesi: Obama yönetimi, PKK'nın terörist bir örgüt olarak sınıflandırılmasında tutarlı kaldı, ancak aynı zamanda Kürtlerin haklarının korunması gerektiğini de vurguladı. Bu çelişkili yaklaşım, Ankara ile Washington arasında sürtüşmelere yol açtı.
• Suriye krizi: Suriye iç savaşında, ABD ve Türkiye farklı stratejiler izledi. Bu farklılıklar, iki ülke arasındaki işbirliğini zorlaştırdı ve zaman zaman karşıtlıklar yarattı.
• Demokrasi ve İnsan Hakları: Obama yönetimi, Türkiye'deki basın özgürlüğü ve yargı bağımsızlığı konusundaki endişelerini dile getirdi. Bu eleştiriler, Ankara'da olumsuz karşılandı.

Trump Dönemi: Pragmatizm ve Belirsizlik

Donald Trump'ın başkanlığı, Türkiye ile ilişkilerde daha pragmatik bir yaklaşımı beraberinde getirdi. Trump yönetimi, daha çok Türkiye'nin bölgesel rolüne odaklandı ve ikili ilişkileri ticari çıkarlar çerçevesinde değerlendirdi.

• S-400 krizi: Türkiye'nin Rusya'dan S-400 füze savunma sistemleri satın alması, ABD ile ilişkilerde ciddi bir sorun yarattı. Ancak, Trump yönetimi, bu krize rağmen Türkiye ile işbirliğini sürdürme yolunda ilerledi.
• PKK ve YPG: Trump yönetimi, Suriye'deki Kürt güçlerine olan desteğini belirli bir ölçüde azaltarak Türkiye ile işbirliğini artırmayı hedefledi. Ancak bu yaklaşım da Ankara'da tam bir memnuniyet sağlamadı.
• Ticari ilişkiler: Trump yönetimi, Türkiye ile ticari ilişkileri önceliklendirdi ve ikili ticaretin artırılması için adımlar attı.

Ankara'da Yeni Bir Dönem?

Hem Obama hem de Trump dönemlerinde yaşanan gelişmeler, Türkiye'nin dış politikasında ve iç siyasetteki kırılganlığı ortaya koyuyor. Her iki yönetim de farklı yaklaşımlar sergilemiş olsa da, Türkiye'nin jeopolitik konumu ve iç siyasi dinamikleri, ilişkilerin her zaman sorunsuz ilerlemesine izin vermemiştir.

Yeni bir dönemin kapılarını aralayıp aralamadığını sorgulamak için henüz erken. Türkiye'nin gelecekteki dış politikası, ülkenin iç siyasi istikrarı ve bölgesel gelişmelere bağlı olarak şekillenecektir. Ankara'nın yeni dönemde izleyeceği strateji, ABD ile olan ilişkilerinin geleceğini de belirleyecek. Bu süreçte, Türkiye'nin kendi çıkarlarını önceliklendirmesi ve dengeli bir dış politika izlemesi önem taşıyor. Bu durum, hem bölgesel istikrar hem de Türkiye'nin uluslararası alandaki pozisyonu için kritik bir faktör olacaktır.